Yerli outdoor - doğa sporu malzemeleri üreticileri

Everhard

Yönetici
Yönetici
Arkadaşlar selam;
Yerli outdoor giyim/ekipman üreticileriyle ilgili bir başlık açayım istedim. Burada herkes kullandığı, incelediği hiç olmazsa mağazada evirip çevirdiği yerli üreticilere ait gerek ürün gerek marka bazında fikir, görüş ve/veya eleştirilerini paylaşsın istedim. Böylece görece makul bütçelerle edinebildiğimiz ya da edinmeyi düşündüğümüz ürünlerle ilgili tecrübe ve fikir paylaşımı olur diye düşündüm.
Ben aklıma gelen ya da ürünü kullandığım üreticilerle başlayayım, herkes benim unuttuğum ya da bilmediğim veya tecrübe etmediğim ürün ve üreticileri cevaplarda paylaşsın.

Climbolic: Outdoor kullanımına yönelik tekstil üreten bir Bursa firması. Hiçbir ürününü kullanmadım. Ancak mont ve polarları kesim ve kalite olarak fena görünmüyor. Kullananlar bilgi paylaşabilir.

Mudwill: Yine Bursa'da üretim yapan bir giyim firması. Kullandığım bir ürünü yok ancak shoftshell pantolon ve ceketleri iyi gibi duruyor. Yine bilgi paylaşan olursa iyi olur.

Exuma: Oldukça geniş ürün yelpazesi olan, üretimini İstanbul'da yapan bir yerli outdoor giyim firması. Ayrıca kendine ait farklı illerde mağazaları mevcut. Kullanarak denemedim ancak yakın zamanda bir mağazada birkaç ürününü evire çevire inceleme fırsatım oldu. Tabi ki asıl performans doğada belli olur ancak ürünlerini ben beğendim. Özelikle bir hibrit ceket modeli, shoftshell ceket modeli bir de pantolonu baya hoşuma gitti. Alıp kullanan arkadaş varsa tecrübe aktarabilir.

Wolfram: Extrem giyim adıyla da satış yapan Bursa'dan bir üretici. Belki Bursa'ya yolu düşenler bilir polar parka adıyla hem üretim hem satış yaptıkları sanayi bölgesi tarzı bir yerde merkezleri var. Ben bir gömleğini (outdoor amaçlı değil gündelik), bir de polar ceketini alıp kullandım, hala da kullanıyorum. İkisi de oldukça kaliteli ve uzun süredir kullandığım ürünler. Ayrıca shofthell ceketleri, yelek pantolon gibi ürünleri ayrıca bisiklet kullanımına yönelik de bazı ürünleri mevcut.

Highmountain: İstanbul merkezli, çok geniş bir ürün yelpazesi olmamakla birlikte oldukça başarılı ürünleri olan bir yerli üretici. Özellikle Nepal pantolon modeli gerçekten kendini kanıtlamış, kesimi ve kumaş kalitesiyle üç mevsim kullanıma uygun ve iyi bir ürün. Başka ürününü kullanmadım ancak bu pantolon bence iyi bir referans.

Sandfox: Marka tescili Almanya'da olan, bir kısım ürünleri Türkiye üretimi bir kısmı -sanırım- Çin olan yerli marka. Diğerlerinden farklı olarak, sadece giyim değil, uyku tulumundan çantaya, mattan tozluğa kadar geniş bir ürün yelpazesi olan bir marka. İşin gerçeği kullandığım bir ürünü yok, ama olukça yaygın satıldığı için mutlaka kullanan birileri vardır diye düşünüyorum. Bilgi paylaşımı faydalı olacaktır.

Evolite: Aynı yukarıdaki gibi Almanya tescilli bir marka. Sanırım Ankara merkezli Bahriyeli firması bu markanın sahibi ve ürettiriyor. Galiba ürün yelpazesi en geniş yerli marka Evolite. Doğa sporlarının herhangi alanına ucundan bulaşıp ta bu markanın bir ürününü kullanmayan yoktur sanırım. Şahsen ben batonunu, tozluğunu, bütan kartuşunu ve kışlık bir pantolonunu kullandım. Çok yüksek kalite beklentisi olmayanların ihtiyacını karşılayacaktır. Ürünlerle ilgili öyle aman aman bir olumsuzluk yaşamadım. Öte yandan uyku tulumu, çadır vs. baya ürünü var. Kullananlar tecrübelerini paylaşabilirler.

Bunlar dışında şu an bildiğim kadarıyla üretim yapmayan Uppa ve Daghdash markaları vardı yerli olarak. Bu iki marka da aslında güzel tekstil ürünleri üretiyorlardı ancak niyeyse artık piyasada yoklar.
Benim şimdilik aklıma gelenler bunlar arkadaşlar. Söylediğim gibi herkes fikrini paylaşırsa faydalı bir başlık olacağı düşüncesindeyim.
 
Bir kaç tanesini inceliyorum beğendiğim ürünler var aldığım zaman düşüncelerimi paylaşırım
 
Maalesef Türkiye'de üreticileri doyuracak büyüklükte bir "doğa sporları" pazarı yok. Türkiye genelinde (elbette kafadan atıyorum) hafta sonları pazar günü doğa yürüyüşü yapan kişi sayısı bile 10.000'i geçmez diye düşünüyorum. Gene tüm Türkiye genelinde kış kampı yapan kişi sayısı (gene hafta sonlarını baz alıyorum) 500-2000 kişi arasındadır.

Bunların büyük çoğunluğu tepeden tırnağa Decathlon'dan ihtiyaçlarını karşılıyor. Mesela ben 3-4 yıldır Türkiye'den hiçbir şey almıyorum. Veriyorum siparişi, yarı fiyatına mal olduğu gibi, ortalama 10 günde geliyor.

En son Big agnes çadırın polü kırıldı. Amerika'dan sipariş verdim. Adamlar istediğim kargo firmasıyla göndermeyi unuttular diye kızdım. Gönlümü almak için kargo parasını da ödeyerek neredeyse 500 dolara mal olan çadırı bedava gönderdiler. Pol geldiği gibi, birkaç gün sonra da çadır geldi. Bu yaklaşım hangi yerli firmada var. Bakkalında da yok, holdinginde de yok. Çakallar diyarı olmuş burası.
 
@[U]Alaattinin Kafa Lambası[/U]
Satıcılar konusunda kesinlikle haklısın. Dechatlon dışında, satış sonrası olası bir sıkıntıda ürünün arkasında duran, iade/değişim işlemlerini sıkıntı çıkarmadan yapan, ürünle ilgili doğru bilgi veren ve dahası gerçekten ihtiyacın olan malzemeyi sana satan outdoor satıcısı yok denecek kadar az.
Üreticiler noktasında da evet pazar küçük o konuda da haklısın.
Yine de var olanları, bir şeyler yapmaya çalışanları analiz edelim paylaşalım istedim. Arada iyi ürünler çıkarsa hepimizin faydasına olur diye düşünüyorum.

Not: Bu arada Big Agnes'in polü nasıl kırıldı ya merak ettim. Araba parasına satıyorlar ya çadırları ondan sordum :)
 
hacım bizim bugün eşofman dikip ertesi gün "outdoor işinde para varmış" deyip kiloyla satılan polar alıp (battaniyelik kalite) fasona diktiren üreticilerden daha fazlasına ihtiyacımız var.

listede High Mountain dikkat çekiyor. Sahibi Emre Altoparlak. Aktif olarak tırmanış, dağcılık ve doğa yürüyüşü yapan bir insan. Özellikle pantolonları dünya devi firmalarla yarışır kalitede. Ancak büyüme hedefleri olmayan, kendi yağıyla kavrulmayı tercih eden bir firma.

"SandFox" sayende duydum. Bu site ve benzerlerine birer numune gönderseler bedavadan reklamları olur. Yapıyorlar mı? hayır. Vizyon sıfır.

Evolite "rebranding" dedikleri, Çin'den hazır alıp üzerine etiket basma olayını yapıyor.

Diğerleri de küçük bir ofiste telefon/bilgisayar çalışan, kiloyla polar alıp fasona diktiren, nakışçıya logo bastırmaya götürüp satan şahıs firmaları.

10 milyon nüfuslu Çekya'dan (Çekoslovakya) Husky, Hannah, Prima, Pinguin gibi firmalar çıkarken, Çin alıp başını yürümüşken, bizim memlekette halen 40 yıldır yaptığımız tek iş olan "giysi dikimi" olayının dışına çıkamamak hem şaşırtıcı hem üzücü.

Başka sektörlere bakıyorum. Örneğin mobilya konusunda ciddi ihracatımız var. Fakat "dikim" konusunda bu kadar know-how sahibi olup da, Husky, Hannah, Prima, Pinguin gibi firmalarla yarışacak tek bir firma olmayışının nedeni, ülkemizde doğa sporlarının yeterince yaygın olmamasıdır herhalde.

TSK büyük potansiyel bir alıcı. Emniyet teşkilatı da aynı şekilde. Ayakkabı sektöründe bu potansiyeli değerlendiren bir firma var, ancak iş doğa sporlarına geldiğinde saçma sapan modeller çıkarmışlar. Bu da gene talep eksikliğiyle alakalı bir durum sanırım.
 
Çadırın polünü yazın kırdım. Çadırı içinde malzemeler varken kedi yavrusu gibi ensesinden tutup yerini değiştirmeye çalıştım. Ağırlığa dayanamadı "çıt" diye kırıldı. 10 dolar + kargo karşılığında tekrar sipariş ettim. Sipariş ederken özellikle FedEX ile göndermelerini, kaç dolar tutarsa tutsun maliyetine katlanacağımı belirttim. Bu uyarıyı 4 kere yaptım (biliyorum başıma gelecekleri) Buna rağmen USPC ile gönderdiler.

Üşenmedim, LinkedIn'den firmanın sahibini, ihracattan sorumlu kişiyi buldum. Uzunca bi mail döşendim. Niyetim polü FedEX'le göndermelerini sağlamaktı. 4 kere üstüne basa basa FedEX rica ettiğimi gösteren mailleri de ekledim. Adamlar haklı bulmuş olacak ki, "üzülme yeni çadırın yolda" diye mail attılar. Şimdi rafta duruyor. Yedek pol de geldi. Onu da kırılan parçanın yerine taktım. Yeni çadırın paketini açmadım bile. Belki eskisini satarım (inceleme için yeni malzemelere kaynak olması bakımından). Sonu güzel bitti yani. Fakat insanın başına kırk yılda bir gelecek tarzda bi olay.
 
hacım bizim bugün eşofman dikip ertesi gün "outdoor işinde para varmış" deyip kiloyla satılan polar alıp (battaniyelik kalite) fasona diktiren üreticilerden daha fazlasına ihtiyacımız var.
Kesinlikle doğru katılıyorum.
Sadece yukarıda benim saydıklarım ve aklıma gelmeyen bazı diğerleri, bundan bir tık da olsa fazlasını yapıyor olabilirler diye düşündüm.
Onun dışında tamamen haklı olduğun konular. Tekstil üretimi bu ülkede yabancısı olunan bir konu değil. Ama buna rağmen derli toplu üretici yok gibi. Olmadı biz girelim bu işe:) Şaka bir yana, doğa sporları ve benzer teknik konularda, o konuyla ilgilenen insanların elinden çıkan işer hep daha başarılı olur.
 
Bir de YDS var daha önce hiç kullanmadım genelde Tsk ya çalışıyorlar
Evet doğru. Ama bütün odaklarını emniyet ve askere yönelik üretime vermişler. Goretex membran kullanan bildiğim kadarıyla tek yerli üretici ama doğa sporları kullanıcısına yönelik üretimleri pek bir zayıf bence.
 
Öte yandan tekstile odaklanınca Nurgaz'ı unutmuşum.
Bazıları kendi üretimleri bazıları ise ithal üretim olan çok sayıda kamp ocağı, pişirme seti gibi ekipmanlar üreten İstanbul merkezli bir firma. Bu firmanın bütan/propan kartuşunu kullanmayanımız yoktur sanırım :)
 
Evet doğru. Ama bütün odaklarını emniyet ve askere yönelik üretime vermişler. Goretex membran kullanan bildiğim kadarıyla tek yerli üretici ama doğa sporları kullanıcısına yönelik üretimleri pek bir zayıf bence.
Evet o açıdan doğru güvenlik güçlerine yönelik üretim yapıyorlar .
 
Hiçbir ürününü kullanmamış olmakla birlikte listeye eklenmesi açısından 2AS'yi de belirtelim.
Detayı: https://www.karspor.com.tr/marka/2as

@Alaattinin Kafa Lambası'nın dediklerine katılıyor ve durumun böyle olmasına üzülüyorum aslında. Keşke pek çok doğa sporunun yapılabildiği bu coğrafyadan çok daha ileri düzey ürünler tasarlayıp üretebilen markalarımız çıksaydı.

Fakat şöyle bir şey var. İnsanımız, "doğa = mesire alanı" olarak kodlamış bir şekilde. İnanın ithal markaların üst seviye ürünlerini alıp da yalnızca 4x4 arazi aracıyla göl kıyısına gidip mangal yapan insan sayısı, parası daha ucuzuna yetip de bu işi spor olarak yapanların sayısını misliyle aşar. :D

Bunu tarihsel olarak şöyle yorumluyorum: ülkemizde insanlar savaşlarla, açlıkla boğuşurken John Muir diye bir adam Amerika'da "national park" kavramını oturtmuş, bir jenerasyon sonrasında Ansel Adams da buraları fotoğraf makinesiyle ziyaret etmeye başlamıştı çoktan. Yosemite'ler, Bear Ears'lar falan yıllardır doğa meraklısı insanların "oyun alanı." Ya da kıta Avrupasındaki insanların Alpleri fethetme sevdası asırlar öncesine dayanıyordur... İşte bu algı belki zamanla değişecek. Bilemiyoruz.
 
Valla ben de tnf gore tex pro dış kabuk montun var başka ekipman yok dağda yaylada mangalda okulda her yerde giyiyorum​
 
Valla ben de tnf gore tex pro dış kabuk montun var başka ekipman yok dağda yaylada mangalda okulda her yerde giyiyorum​
Yahu ben de outdoor kıyafetlerimi şehirde giyiyorum. Geçen fırtınan vardı, kaşe mont mu giyeceksin, varsa elbette su geçirmez mont giyeceksin. Bunda bir yanlış yok. Aynı şekilde kot pantolonla ormana yürüyüşe de gidebilirim, bunda da sorun yok.

Diyorum ki doğa = mangal algısı değişmeden üst düzey markalar çıkmaz ülkeden. Çünkü sportif manada doğa ile haşır neşir olan çok az ve bu az sayıda müşteri için Ar-Ge & yatırım yapacak ciddi üretici çıkmıyor. Olan sporcu yabancı markaları alır hepimizin yaptığı gibi. Yerli üreticiler de basit polar vs üretmekten ileri gidemez. Çünkü doğa yürüyüşü, kamp vs. niş bir alan hala ülkemizde. 1900’lerde ABD’de temelleri atılmış diye de iki isim üzerinden örnek verdim üstelik. Geriden geliyoruz diyorum...
 
@ceylansinan
Sizi uzun bir aradan sonra forumda yeniden görmek ne güzel.
Hiçbir ürününü kullanmamış olmakla birlikte listeye eklenmesi açısından 2AS'yi de belirtelim.
Evet 2AS ı atlamışım. Kaz tüyü ceket, mikro polar, pantolon, gömlek, balaklava... Bir sürü de ürününü kullanıyorum aslında. Hiçbirinden de ciddi bir şikayetim yok. Ama son 2-3 yıldır ürün yelpazelerini baya daralttılar.
 
Yerli tüketiciler üzerine bir takim notlar:

Baslik yerli üretici, ben onun tam karisinda yer alan taraf üzerine bir kac söz etmek isterim.

Sözüm ona 10 seneden fazladir yürüyüs yaptigini ileri süren bir gruba, dolayli yoldan arkadasim arada katildigi icin misafir olmustum. Bir iki etkinliklerine katildim, yani birakalim yeni heveslileri, dogaya mangal yapmak bakis acisinda olanlari, uzun süredir yürüyüs yapanlarin da yillarin vermis olabilecegi deneyimle hasbel kader vizyonlu olabileceklerini düsünürken, ciddi hayal kirikligi yasamistim.

Ögle yemeginde ates yakilmisti, ne kadar plastik cöp varsa atese atmayi gectim, adamin biri yemekler pisirilmeden önce plastikleri atese atmaya basladi. Neredeyse birbirimize giriyorduk. Plastik atilmasini engelledim, yemek fasli bitti hala plastik yakma pesinde. Git dedim evinde yak bunlari. Kelli felli koca koca adam bir de bunlar. Yillarin yürüyüscüleriymis. Birak canim sen de, bana Asolo'yu övüyorlar, dünyanin en iyi botlariymis, bak sen de al kendine diyor. Herhalde ayagimda giydigim seyi kirli görünmünden olsa gerek, bir seye benzetemediler saniyorum. Tabi ben hic renk vermedim, zaten zahmet ile edinilmis bilgileri bir cirpida ortaya sermek beni üzerdi, tebriklerimi sundum, herkese basarilar diledim.

Cantalarini övüyorlar, yeni bir canta almis birisi, haydi ötekiler de bir övgü kendi cantalarina. 35-45lt cantalar agirliklari 1400g ve üzeri. Abartmiyorum, 2000g civari cantasi olan vardi. Cok iyi sirt konforu varmis cantalarin. Hey masallah.
Ne marka, ne model, ne tasarim, oraya hafif bir heybeyle, haydi bir cuval ile gelen biri olsaydi iclerinden benim ilgimi fevkalade cekerdi.
O cantalarin konusuldugu yürüyüste yanimda getirdigim, öte berimi tasidigim cantamin agirligi 98g idi. Fakat tabi bu kimse icin farkedilecek bir sey degildi, farkedilmesi de gerekmiyordu.


On sene be arkadasim, fazlasi bile var, on sene sen on sene her mevsim yürüyüs yapacaksin, arastiracaksin, deneyim kazanacaksin. Yani grubuna yeni hevesli birileri katilacak, biraz yararli bilgiler paylas, örnek ol. Belki biraz sessiz ol. Ama yok. Yeni gruplarina katilanlari da olmadik hatali seylere yönlendiriyorlar.

Bir uyku tulumu, ne kadar sikistirilabiliyorsa, bu uyku tulumunun ne kadar iyi oldugunu ileri sürüyorsan, sen bosuna yürümüssün ahbap. 100 yil daha yürüsen bir sey degismez. Ekipmanlari tamamen gectim, bastigin topraklardaki bitkileri dahi tanimak, ögrenmek gerekir.

Özetle gözlemlerim su sekildeydi, uzun zamana yayilan tecrübelerle ve yapmadiklari arastirmalar ile, malzeme ve kullanimi konusunda anlatilanlarin bir kismi degil, tamami tam ters algi üzerinden kurgulanip bicimlenmis. Aslinda bir nevi umutsuz vaka durumu. Böyle durumlarda görmemek, bilmemek ve duymamak en sagliklisi.

Her grup veya yürüyüscü elbet böyle degil, mutlaka akilli, arastiran, gelistiren cocuklar da var ama sayilari genele oranla cok az oldugunu düsünüyorum.

Hem ekonomik gelir dagilimlari, alim gücü hem de egitim yerli üretim pazarinin olusmasina veya zaruri olusmasina vesile olmuyor.

Yerli üreticiler üzerine:
Ic pazar satis kaygisi tasimadan, belli dünya standartlariyla boy ölcüsecek ürünler yapmak elbet mümkün ama bu cok ciddi bir yatirim, hele bu alanda yillari devirmis markalarin arasinda yurtdisi pazarinda dogmak, deveye hendek atlamak kadar zor olur. Belki bir iki kahraman cikar ama bilinmez.


Ben yine de, belki herkes katilmayabilir düsünceme, mümkündür; yerli üretimin isine emek verenlerin ürünlerini alarak destekleme taraftariyim. Öyle ki onlarin da acmazda oldugunu düsünüyorum. Ic pazar zayif olunca, onlar da gelirler ile istahlanmiyorlardir. Butik olarak bile üretim yapacaklara dahi heves verebilecek bir pazar degil. Belki ileride, umutlar, temenniler.

Everhard cok güzel bir liste cikarmis. Bu liste umuyorum katilimlarla artar, bir de bu ve benzeri yerli markalarin ürününü kullananlardan tanitim ve görüs görme sansi olursa, muhtesem olur.
 
Son düzenleme:
Yahu ben de outdoor kıyafetlerimi şehirde giyiyorum. Geçen fırtınan vardı, kaşe mont mu giyeceksin, varsa elbette su geçirmez mont giyeceksin. Bunda bir yanlış yok. Aynı şekilde kot pantolonla ormana yürüyüşe de gidebilirim, bunda da sorun yok.

Diyorum ki doğa = mangal algısı değişmeden üst düzey markalar çıkmaz ülkeden. Çünkü sportif manada doğa ile haşır neşir olan çok az ve bu az sayıda müşteri için Ar-Ge & yatırım yapacak ciddi üretici çıkmıyor. Olan sporcu yabancı markaları alır hepimizin yaptığı gibi. Yerli üreticiler de basit polar vs üretmekten ileri gidemez. Çünkü doğa yürüyüşü, kamp vs. niş bir alan hala ülkemizde. 1900’lerde ABD’de temelleri atılmış diye de iki isim üzerinden örnek verdim üstelik. Geriden geliyoruz diyorum...

Aynen katılıyorum
 
Yahu ben de outdoor kıyafetlerimi şehirde giyiyorum. Geçen fırtınan vardı, kaşe mont mu giyeceksin, varsa elbette su geçirmez mont giyeceksin. Bunda bir yanlış yok. Aynı şekilde kot pantolonla ormana yürüyüşe de gidebilirim, bunda da sorun yok.

Diyorum ki doğa = mangal algısı değişmeden üst düzey markalar çıkmaz ülkeden. Çünkü sportif manada doğa ile haşır neşir olan çok az ve bu az sayıda müşteri için Ar-Ge & yatırım yapacak ciddi üretici çıkmıyor. Olan sporcu yabancı markaları alır hepimizin yaptığı gibi. Yerli üreticiler de basit polar vs üretmekten ileri gidemez. Çünkü doğa yürüyüşü, kamp vs. niş bir alan hala ülkemizde. 1900’lerde ABD’de temelleri atılmış diye de iki isim üzerinden örnek verdim üstelik. Geriden geliyoruz diyorum...

izninle "doğa = mangal algısı" bunu bugünkü yazıda kullanmak istiyorum.
 
merhaba öncelikle çok fazla ithal ürüne para vermiş biri olarak yerli ürünler konusunda yds gerçekten başarılı ve diğer işletmeler 10000 nüfuslu köyse yds istanbul gibi denilebilir 6 milyon çift bot satıyor yılda. diğer yan ürünleride gerçekten çok iyi esenboğa havalimanına giderken akyurtta modern bir mağazaları var baya 2-3 katlı çok iyi ilgileniyorlar. şuan brisa gtx model botunu kamplarda hikinglerde giymekteyim 3-4 yıl gider diye düşünüyorum çünkü çok sağlam ayakkabı normal trekking botu kadar da rahat bolu erzurum artvin kars gibi çok soğuk illerimizde bushwalking bushcraft tarzı aktiviteler için çok uygun. ayrıca goretex ve vibram tabanı kullanan tek yerli üretici sanırım tam bilgim yok ama çok fazla goretex ile içli dışlı ve geçenlerde 100 milyon luk ihale almışlardı ingiliz ordusuna gerçekten kaliteli ürünleri yan ürünlere gelirsek merinos yünü bir çorap ve bir içliğe sahibim yds den her 2 üründe üst düzey kaliteli ve sağlam (sağlamlık konusuda önemli bence o kadar para veriyoruz 5-6 ayda eskiyor bazı ekipmanlar 2 yıldır giymekteyim en ufak atma yok ) yds den alınabilecek merinos içlikler var %85%70 oranlı merinos kullanılan ayrıca 1-2 link te bırakıyorum kullanışlı olabilecek. birde motosiklet için diablo diye bir modeli var bildiğin sons of anarchy botlarına nakış toplatır :)) birde merinos yünleri avustralyanın merinos koyunlarından yani ithal olarak elde ediliyor merinosun özellikleri saymakla bitmez koku yapmaz çok sıcak tutar ve sağlam ayrıca antibakteriyel bir yün.

bu merinos içlik gerçekten çok güzel mağazasına giderseniz akyurt / ankaradaki elden de inceleyebilirsiniz.
https://www.ydsshop.com/u/12460/yds-wapol-ultralight-yun-iclik?c=126
merinos uzunkollu
https://www.ydsshop.com/yds-atar-yun-t-shirt-siyah-m?c=126
merinos çorap kullanmaktayım süper bir ürün gözünüz kapalı sipariş verebilirsiniz.
https://www.ydsshop.com/yds-wsm-yun-corap-haki?c=126
polarları çok başarılı ve sağlam yapılmış normal decathlon yada tnf gibi marka polarlara göre yırtılmaz bir kumaşla yapılmış.
https://www.ydsshop.com/yds-polar-mont-haki-l?c=149
buda ithal ettiği bir mont sanırım buda güzeldi mağazada incelemiştim carinthia dan.
https://www.ydsshop.com/yds-carinthia-lig-3-0-mont-haki-m?c=124
hera gtx ayağı tam saran kısa trekking ayakkabısı çok beğenmiştim ben. resimdekinden çok daha şık idi mağazada incelediğimde.
https://www.ydsshop.com/22-hera-gtx-siyah-40?c=117
bunuda beğenmiştim.
https://www.ydsshop.com/22-rover-shoe-siyah-gri-40
bu bot da brisa gtx mevcut 2 yıldır kullandığım bot daha 3-4 yıl gider diye düşünüyorum :p
https://www.ydsshop.com/22-brisa-deri-gtx-uk3-siyah-40?c=113
dediğim motosiklet botu da bu robocop botu gibi :))
https://www.ydsshop.com/yds-diablo-11-0-gtx-siyah-40?c=141
bu modelde extreme gtx modeli çok beğeniliyor fakat bence çok uzun bir bot asker felan değilse mesleğiniz outdoor için biraz büyük geldi bana
https://www.ydsshop.com/u/11527/yds-extreme-gtx-deri-?c=112

sevgiler iyi günler iyi forumlar.

yds size reklam için para ödese yeridir :p:p:p:p daha çok avcılara, 4x4'e atlayıp doğada piknik yapmaya gidenlere hitap eden çeşitleri var. ürettikleri botlar bizim yaptığımız tarzda uzun mesafe yürüyüşü ve dağcılık gibi faaliyetlere gitmez diye düşünüyorum. ayrı bir başlıkta size nedenlerini açıklamıştım. yanlış da düşünüyor olabilirim. madem milyon dolarlık iş yapan bir firma, paraya kıyıp üç dört çeşit göndersinler inceleyip tanıtalım. bir samimiyetiniz varsa söyleyin.
 
Geri
Üst