Template errors

  • Template public:PAGE_CONTAINER: [E_DEPRECATED] Creation of dynamic property XenGenTr\XGTForumistatistik\XF\Template\Templater::$XT_footer is deprecated (src/addons/XenGenTr/XGTForumistatistik/TL.php:50)

Uzun sırt çantalı yürüyüşlere hazırlık

Ercan

Yeni Üye
Karia veya likya yolu yürümeyi planlıyorum ama senelerdir sağlık nedeniyle yürüyüş yapmaya imkan bulamadım. Zorlanacağımın bende farkındayım. Kısa sürede bu tip uzun 1 aylık yürüyüşe nasıl kendimi hazırlarım ne dersiniz
 
Yürü Ercan kardeşim, bakkala da olsa yürü. Akşamları 5'er km yürüsen bile açılırsın. Belki gitmeden önceki son 1 hafta içinde doğada 15 kmlik trekking yapman kendini sınaman açısından faydalı olur. Ne bileyim ayağın su toplar, bir yerin ağrır aksar bunları anlarsın.
 
Normal şartlar altında, sağlıklı bir hayat için günde ortalama 10.000 adım (ort. 8 km) öneriyorlar. Likya ya da Karia öncesi @Alaattinin Kafa Lambası'nın da belirttiği gibi, yürüyerek zihnen ve bedenen kendinizi tanımanız önemli. Bunun sonraki aşaması gerçekten kaliteli, hafif ayakkabı, çadır ve çanta. Bir sonraki aşama ise yürümek istediğiniz zaman. Kültür rotalarında zorlandığınız zaman (bazı etaplar istisna elbette) bırakmanız, civardan yardım istemeniz (yakın pansiyonların, işletmelerin telefonları likya ve karia yolları ile ilgili kaynak web sitelerinde bulunuyor) bırakabilirsiniz. Ayrıca, illa rotanın tamamını yürümek durumunda değilsiniz. Bölüm bölüm ilerleyebileceğiniz gibi, sadece kolay etapları da yürüyebilirsiniz.
 
her gün mü yürümeliyiz yoksa bir gün arayla mı kasların gelişe bilmesi için 1 gün arayla yürümek daha mantıklı geliyor bana
 
uzmanlar her gün 6000 adım yürümeyi tavsiye ediyor. Bu da yaklaşık 4 - 4,5 km mesafe demek.
 
Yürü Ercan kardeşim, bakkala da olsa yürü. Akşamları 5'er km yürüsen bile açılırsın. Belki gitmeden önceki son 1 hafta içinde doğada 15 kmlik trekking yapman kendini sınaman açısından faydalı olur. Ne bileyim ayağın su toplar, bir yerin ağrır aksar bunları anlarsın.

Hocam, doğa yürüyüşlerine pek vakıf değilim ancak hem doğada olmaktan hem de yürümekten büyük zevk alıyorum. İkisini bir arada yapabilmek muhtemelen çok daha büyük bir haz verecektir. Yakın zamanda ve pandemi de rahat verirse günübirlik yürüyüşlere başlayacağım. O nedenle birkaç sorum olacak, cevaplarsanız minnettar olurum.

1) Öncelikle muhakkak bilmemiz gereken bir teknik var mı?
2) Tempomuz ne olmalı? Ne sıklıkla dinlenmeliyiz?
3) Baton kullanıyor musunuz? Kullanılmasını önerir misiniz?
4) Mevsime uygun herhangi bir outdoor ayakkabı ile yürüyebilir miyim?
5) Günde azami ne kadar yürünmeli?

Farkındayım, bazı sorularımın cevapları kişiye göre değişecektir ancak bir fikir edinebilmek namına sordum.
 
Hacım bu işe tek başına kalkışırsan, kuralları da kendin belirlersin. Batı ve güneydeki Karia, Likya, St Paul gibi yürüyüş parkurlarında kendini sınayabilirsin. Ciddi bir sağlık sorunu olmadıkça, vakit olduktan sonra bence herkes yürüyebilir. Bizim robocop gibi kuşanıp gittiğimiz parkurlarda yabancı turist kadınlar görüyorum, ayağında sandalet, sırtında basit bir sırt çantası. Bir de huri gibi güzel oluyorlar, insan korkuyor, başlarına bir şey gelir mi diye...

Bahsedebileceğim en genel kural, malzemelerini seçerken bütçenin izin verdiği en hafif olanları tercih etmen. Seni bu işten soğutabilecek en büyük etken ağır bir sırt çantası, yani sırtında taşıyacağın toplam ağırlık. Bu işe fazla bir bütçe ayıramasan dahi, gıda, su ve malzemeler her şey dahil çantanın 15 kiloyu geçmemesine dikkat et. Zamanla ağır malzemeleri daha hafif olanlarla değiştirirsin, fakat dediğim gibi, kırmızı çizgin her şey dahil 15 kilo olsun.

Baton kullanıyorum, başlıca nedenleri:
  • Tüm yıl boyunca bilgisayar başındayım. Üst bedenim hiç çalışmıyor. Baton sayesinde yürüyüş yaptığım zaman kollarımı çalıştırma imkanı buluyorum.
  • Eklemlerimdeki baskıyı azaltıyor.
  • Kollarımdan kuvvet aldığım için tüm yük bacaklarıma binmiyor, daha kolay ilerliyorum.
  • Taşlık, kayalık yerlerden geçerken dengede durabiliyorum. Burkulma, kırık gibi yaralanmaları belli ölçüde engelliyor.
Sıcak, yağışsız havalarda yürüyeceksen, yaklaşım ayakkabısı tarzı, hafif, nefes alabilen ve böylece ayağının kuru kalmasını sağlayan bir ayakkabı kullanabilirsin. Ayağın kuru kalmasıyla kasıt, cildin ter ile ıslanmaması. Şayet cilt yumuşarsa ayakta su toplaması gibi yaralanmalar oluşabiliyor. Bu da çok can sıkıcı bir durum.

Yürüyüş mesafesine gelince, kamp yüküyle 15-20 kilometre arası mesafe kat edilebilir. Bu, zorlanmadan kat edebileceğin mesafe. Duruma göre 25-30 ve hatta 35 kilometreye kadar artırılabilir.

Tempo ve dinlenme konusu tamamen sana kalmış. Deşarj olmak, sağlıklı olmak, güzel yerler görmek için yürüyoruz. O yüzden kendini perişan edecek kadar hızlı yürümene gerek yok. Nasıl mutlu oluyorsan öyle yap.
 
Yasaklar kalkar kalkmaz başlıyorum inşallah. En azından yaşadığım şehirde günübirlik yürüyüşler yapmayı tasarlıyorum. Cevap için minnettarım, çok teşekkür ederim. Ara ara böyle rahatsız edebilirim, şimdiden hakkını helal et hocam.
 
@Kara Budun hocam, Karadeniz hariç, diğer bölgeler için Haziran ortasına kadar vaktiniz var. Temmuz ayından sonra hem hava ısınıyor hem de su kaynakları tükeniyor. O yüzden elinizi biraz çabuk tutun.
Uyarı için teşekkür ederim, hakkınız var. Yasaklardan bitsin, doğruca atacağım kendimi. İlk etapta öyle uzun yürüyüşler yapamam, iddialı konuşmayayım ama ileride Likya Yolu'nu yürümek gibi bir hayalim var. Hatta daha fazlasını da düşülüyorum, vakti gelince inşallah onlar için de danışmak nasip olur.
 
Geri
Üst