Türkiye'deki dağlara çıkmak için izin meselesi

Merhaba,

Geçen bir programda Tunç Fındık şu anda Türkiye'de herhangi bir dağcılık faaliyeti için 15 gün öncesinde (valilikten sanırım) izin alınması gerektiğini söyledi, bu konu hakkında bilgisi olan var mı?

Düzeltiyorum, 10 gün öncesindenmiş. Şurada söylüyor:

Ben gecen ay erciyes icin kayseri jandama komutanligini aradim. Cok ilgili ve alakali konustular. Onlar da valilikten izin alinmasi gerektigini soylediler. “Pandemi nedeniyle sehir sokaklari bile sakin oluyor , artik daglar cok issizlasti o yuzden dagcilarin en azindan izin alarak haber vermesi olasi bir kotu durumda daha cabuk alert olmamizi saglar. Zaten orada olduklarını bildigimiz icin daha hizli hareket ederiz. Cogu valilik zaten izin alarak cikmaya calisan dagcilara zorluk cikarmiyor.” dediler. Diger sehirleri bilemiyorum

Ben rahatsız oluyorum devlete veya otoriteye şuraya gidicem şunu yapıcam derken. İyi niyetli de olsa kişilerin veya kurumların eğlenceme, sporuma karışmasını istemiyorum. Kaç defa dağa çıkmış abi bu adamlar? Masa başında oturup kafalarına göre genelge yayınlıyorlar.
Bakın bir arama yaptım, 18 kasımda yayınlanan bir haber:


lütfen okuyun, resmen askere giderken imzaladığımız kağıtlara benziyor. onu yapmayacağım bunu yapmayacağım şeklinde. Hatay bir de burası, zor bir dağ da değil.

Yarın bir gün senin çadırın güzel değil, yıpranmış diyip cezayı çakma veya seni faaliyetten men etme yetkileri olacak adamların. Kendi ülkemde çadır atarken valilikten izin mi alacağım ben?

Ben de sizin gibi düşünüyorum genellikle bu kurallari yayinlayanlar bu tur faaliyetlerle cok alakasi olmayan kisi ve kurumlardan olusuyor maalesef. Ben sadece o bolgedeki jandarmanin tavrindan bahsettim belki de dagci ve kayakcilarla cok muhatap olduklarindan o sekilde konustular ki onlar da valilige kaldi artik dediler. Denecek cok sey var hepimiz biliyoruz ama maalesef artik spor yapmak zor , zahmetli ve pahali keske boyle olmasa

Geçen ağustos ayında kaçkara çıktık 2 kişi, erzurumdan otobüsle artvine geçerken yolda jandarma çevirdi, istanbuldan gelenler insinler dedi. Ben kıvıramam böyle işleri, sesimi çıkarmasam bir şey olmayacaktı, indim. Dediler ki 15 gün karantinadasınız, kalacağınız adresi vs yazın, kimseyle irtibata geçmeyin. Anlatmaya çalıştım jandarmaya, dedim bakın ben çadırda kalacağım dağcılık yapacağız vs. beceremedim. Bir kağıt imzalattılar, telefonumuzu aldılar. Ertesi gün başladılar aramaya, karantinadasınız nerede kalıyorsunuz vs.. Köylere hizmet götürme müdürlüğünden arıyorlar, kaymakamlıktan arıyorlar. Arayana diyorum ki bakın dağcıyız, dağa çıkıyoruz, pansiyonda kaldığımız yok, çadırda kalıyoruz anlamıyor tabii karşı taraf. Onlara da yazık işlerini yapmaya çalışıyorlar, iyi niyetliler. Bizden başka da kimseyi çevirmemişler. Kasabaya insek ceza yiyeceğiz, yasak. Belki 100 tane dağcı vardı, kimse bir şey bilmiyor. Telefon çekmiyor dilberdüzünde. Aklım orada kaldı, dönüşte ne olacak diye. Pansiyonun geceliğini 250 lira yapmışlar Olgunlar'da kişi başı. e faaliyet bitti 5. günde, 10 gün çadırda mı kalacağız biz? Kız arkadaşım panik, saçma sapan şeyler. Oturdum bütün gün kaymakamlığı aradım en sonunda bir insan evladına derdimi anlatabildim. Dediler ki biz dağcılara karışmayın onları karantinaya almayın dedik, size karışmamaları gerekirdi. E benim ne suçum var bunda? Eğer çevirmeseydi jandarma biz zirveden sonra trans yapıp yukarı kavruna geçecektik, başımıza bela almayalım dedik vazgeçtik.
Daha önce de başıma geldi, bolu tarafında kamp atarken bir arkadaş jandarmaya haber vermemiz lazım dedi, gittik saf gibi haber verdik. nerede kalacaksınız bilmem ne anlattık durumu gece adamlar ekip aracıyla geldiler yanımıza ne yapıyorsunuz nerden geldiniz nasılsınız sohbet edecek yer arıyorlar canları sıkılmış.
Neyse, düzelir inşallah, ceza yemeden adım atmaya korkar olduk.

TDF'den bu konuda ses çıkmaması düşündürücü... ne işe yarıyor bu kurum?