dikeydunyam
Süper Üye
Selamlar,
Troya Yolu'nda sıcakta yürürken deneyimlerimden, eksikliğini hissettiğim ve sorun yaşadığım birkaç noktaya değinmek istiyorum.
Yapmaya çalıştıklarım
SALOMON XA Sun Shield : Normalde ense kulak gibi kısımları kapatan şapkalar ülkemizde satılmakta. Ben farklı şapkalara takıp çıkarabileceğim bir şey aradığımdan böyle bir şeye yöneldim. Lastik kısmı sayesinde kolayca şapkaya entegre edilebiliyor. Kuruyan buff ın bunaltıcılığını bununla çözmeyi planlıyorum.
İkinci olarak kol ve ellerin üstünü kapaması için UV korumalı bir arayış içine girdim. Outdoor Research'ün bu konular için geliştirdiği ürünler gayet iyi fakat epey pahalı. Ben de muadil olarak Naturehike'ın UV 50+ korumalı kolluklarından sipariş verdim. Geldiğinde ve kullanınca yine güncelleme yapar, deneyimlerimi paylaşırım. Bunun en büyük avantajı bence yanınıza uzun kollu bir şeyler almak yerine tüm tişörtlerinizle rahatça kullanılabilir olması.
Son olarak en sinir olduğum konulardan biri olan. Tarla, arazi gibi yerlerde yürürken çoraplara giren çıkan otlar ve küçük taşlar. Bunun için uzun mesafe koşucu ve yürüyüşçülerinin kullandığı küçük ve hafif tozluklar bulunmakta. Decathlon'un Kalenji markası da benzer bir çözüm üretmiş ve satıyor ama fiyatı 150 TL. Böyle basit bir malzemenin bu kadar pahalı olması canımı sıktı. Aslında böyle işlerde para daha çok inovasyona veya arge ye ödeniyor. Fakat ortada çok argelikte bir durum yok. Yurt dışındaki muadilleri de en ucuzu sanırım 20$ . Uzun mesafe yürüyüşçü ve koşucuları arasında oldukça popüler olan marka Dirty Girl Gaiter ben bunu buff tan yaparım, fikrini aklıma soktu. Sonra youtube dan araştırınca başka düşünüp yapanlarında olduğunu gördüm. Bulduğum iki örneği aşağıda paylaşıyorum. Ben de bu şekilde bir çözüm geliştireceğim. Konu hakkında alternatif önerilere açığım.
Bu video da abi elastik kumaş kullanmış ve sadece kumaşa değil ayakkabısına da çift taraflı bant aracılığıyla bir cırt bant takarak arka kısımdan, tozlukla ayakkabıyı kapatabilmiş. Bu fikir her ne kadar güzel olsa da her ayakkabıya uygulamak uğraştırıcı ve zamanla bu cırtların aşınıp etkisini yitireceğini de düşündüğümden dolayı yan kısımlardan klasik lastikle, tozluğu ayakkabı da tutmayı planlıyorum.
Bu malzemeler her ne kadar UV korumalı olsa da güneşin tam tepede olduğu saatler yürüyüş için oldukça tehlikeli. @Alaattinin Kafa Lambası hocamın şemsiye ile uzun yürüyüş tecrübesini de epey merak ediyorum.
Yaz aylarında gün doğumunu 5-6 gibi düşünürsek, 9-10 a kadar bir yürüyüş imkanı var. Günlerin uzun olması ve havanın geç kararmasından dolayı da, akşam 17-18 sularından gün batımı 21'e kadar bir yürüyüş imkanı var. Bu şekilde kaba taslak bakınca bile günlük 7-8 saatlik az güneşte yürüme imkanı doğuyor. Bu da bence günlük rotayı tamamlamak için yeterli. Düz arazide saatte 4-5 km, eğimde ise 3 km civarı yol alabileceğimizi düşünürsek, 20-30 km bu saatlerde kat edilebilir. Burada anahtar olay erken yatma ve kalkma. Günün gölge saatlerini iyi değerlendirme. Diğer saatlerde gölgede dinlenip, uyuyabilir veya köy kahvesi vs yerlerden geçiliyorsa mola verilebilir. Bu şekilde yazın sıcakta da yürüyüş yapabildiğimi fark ettim ve deneyimlemiş oldum. Eksikleri de tamamlayınca daha az sıkıntılı rotalar beni bekliyor.
Son olarak, böyle bir ortamı bize sağladığı için @Alaattinin Kafa Lambası çok teşekkür ederim. Türkiye'de az kişi tarafından yapılıp, herhangi bir ortamda konuşup, tartışamadığımız düşünülünce bu ortamların değeri daha iyi anlaşılıyor.
Troya Yolu'nda sıcakta yürürken deneyimlerimden, eksikliğini hissettiğim ve sorun yaşadığım birkaç noktaya değinmek istiyorum.
Yapmaya çalıştıklarım
- Şapka altına ıslatılan buff giyilerek, baş, ense ve kulakların güneşten en az etkilenecek şekilde korunmasını ve serin kalmasını sağladım. Su imkanının kısıtlı olduğu yerlerde serin tutma kısmı biraz zor. Sıcak havada bu şekilde yürümekte bunaltıcı olabiliyor.
- Tek baton kullandım, ilk gün sonunda baton kullandığım elim epey kızardı. Sonraki günlerde elime buff ı eldiven şeklinde sararak korumaya çalıştım. Bu buff ı da yine su noktalarında ıslatıp, hem terimi silmek hem de elimin güneşten daha az etkilenmesi için kullandım.
- Gölge saatlerde yürümek : Sabah (5-10) - Akşam (17-21)
SALOMON XA Sun Shield : Normalde ense kulak gibi kısımları kapatan şapkalar ülkemizde satılmakta. Ben farklı şapkalara takıp çıkarabileceğim bir şey aradığımdan böyle bir şeye yöneldim. Lastik kısmı sayesinde kolayca şapkaya entegre edilebiliyor. Kuruyan buff ın bunaltıcılığını bununla çözmeyi planlıyorum.
İkinci olarak kol ve ellerin üstünü kapaması için UV korumalı bir arayış içine girdim. Outdoor Research'ün bu konular için geliştirdiği ürünler gayet iyi fakat epey pahalı. Ben de muadil olarak Naturehike'ın UV 50+ korumalı kolluklarından sipariş verdim. Geldiğinde ve kullanınca yine güncelleme yapar, deneyimlerimi paylaşırım. Bunun en büyük avantajı bence yanınıza uzun kollu bir şeyler almak yerine tüm tişörtlerinizle rahatça kullanılabilir olması.
Son olarak en sinir olduğum konulardan biri olan. Tarla, arazi gibi yerlerde yürürken çoraplara giren çıkan otlar ve küçük taşlar. Bunun için uzun mesafe koşucu ve yürüyüşçülerinin kullandığı küçük ve hafif tozluklar bulunmakta. Decathlon'un Kalenji markası da benzer bir çözüm üretmiş ve satıyor ama fiyatı 150 TL. Böyle basit bir malzemenin bu kadar pahalı olması canımı sıktı. Aslında böyle işlerde para daha çok inovasyona veya arge ye ödeniyor. Fakat ortada çok argelikte bir durum yok. Yurt dışındaki muadilleri de en ucuzu sanırım 20$ . Uzun mesafe yürüyüşçü ve koşucuları arasında oldukça popüler olan marka Dirty Girl Gaiter ben bunu buff tan yaparım, fikrini aklıma soktu. Sonra youtube dan araştırınca başka düşünüp yapanlarında olduğunu gördüm. Bulduğum iki örneği aşağıda paylaşıyorum. Ben de bu şekilde bir çözüm geliştireceğim. Konu hakkında alternatif önerilere açığım.
Bu video da abi elastik kumaş kullanmış ve sadece kumaşa değil ayakkabısına da çift taraflı bant aracılığıyla bir cırt bant takarak arka kısımdan, tozlukla ayakkabıyı kapatabilmiş. Bu fikir her ne kadar güzel olsa da her ayakkabıya uygulamak uğraştırıcı ve zamanla bu cırtların aşınıp etkisini yitireceğini de düşündüğümden dolayı yan kısımlardan klasik lastikle, tozluğu ayakkabı da tutmayı planlıyorum.
Bu malzemeler her ne kadar UV korumalı olsa da güneşin tam tepede olduğu saatler yürüyüş için oldukça tehlikeli. @Alaattinin Kafa Lambası hocamın şemsiye ile uzun yürüyüş tecrübesini de epey merak ediyorum.
Yaz aylarında gün doğumunu 5-6 gibi düşünürsek, 9-10 a kadar bir yürüyüş imkanı var. Günlerin uzun olması ve havanın geç kararmasından dolayı da, akşam 17-18 sularından gün batımı 21'e kadar bir yürüyüş imkanı var. Bu şekilde kaba taslak bakınca bile günlük 7-8 saatlik az güneşte yürüme imkanı doğuyor. Bu da bence günlük rotayı tamamlamak için yeterli. Düz arazide saatte 4-5 km, eğimde ise 3 km civarı yol alabileceğimizi düşünürsek, 20-30 km bu saatlerde kat edilebilir. Burada anahtar olay erken yatma ve kalkma. Günün gölge saatlerini iyi değerlendirme. Diğer saatlerde gölgede dinlenip, uyuyabilir veya köy kahvesi vs yerlerden geçiliyorsa mola verilebilir. Bu şekilde yazın sıcakta da yürüyüş yapabildiğimi fark ettim ve deneyimlemiş oldum. Eksikleri de tamamlayınca daha az sıkıntılı rotalar beni bekliyor.
Son olarak, böyle bir ortamı bize sağladığı için @Alaattinin Kafa Lambası çok teşekkür ederim. Türkiye'de az kişi tarafından yapılıp, herhangi bir ortamda konuşup, tartışamadığımız düşünülünce bu ortamların değeri daha iyi anlaşılıyor.
Son düzenleme: