Sıcak havada uzun yürüyüşler için birkaç giyim tavsiyesi

dikeydunyam

Süper Üye
Selamlar,

Troya Yolu'nda sıcakta yürürken deneyimlerimden, eksikliğini hissettiğim ve sorun yaşadığım birkaç noktaya değinmek istiyorum.

Yapmaya çalıştıklarım
  • Şapka altına ıslatılan buff giyilerek, baş, ense ve kulakların güneşten en az etkilenecek şekilde korunmasını ve serin kalmasını sağladım. Su imkanının kısıtlı olduğu yerlerde serin tutma kısmı biraz zor. Sıcak havada bu şekilde yürümekte bunaltıcı olabiliyor.
  • Tek baton kullandım, ilk gün sonunda baton kullandığım elim epey kızardı. Sonraki günlerde elime buff ı eldiven şeklinde sararak korumaya çalıştım. Bu buff ı da yine su noktalarında ıslatıp, hem terimi silmek hem de elimin güneşten daha az etkilenmesi için kullandım.
  • Gölge saatlerde yürümek : Sabah (5-10) - Akşam (17-21)
Aldığım dersler ve ilerisi için aldığım ekipmanlar

indir (1).jpgSALOMON XA Sun Shield : Normalde ense kulak gibi kısımları kapatan şapkalar ülkemizde satılmakta. Ben farklı şapkalara takıp çıkarabileceğim bir şey aradığımdan böyle bir şeye yöneldim. Lastik kısmı sayesinde kolayca şapkaya entegre edilebiliyor. Kuruyan buff ın bunaltıcılığını bununla çözmeyi planlıyorum.












indir (2).jpg
İkinci olarak kol ve ellerin üstünü kapaması için UV korumalı bir arayış içine girdim. Outdoor Research'ün bu konular için geliştirdiği ürünler gayet iyi fakat epey pahalı. Ben de muadil olarak Naturehike'ın UV 50+ korumalı kolluklarından sipariş verdim. Geldiğinde ve kullanınca yine güncelleme yapar, deneyimlerimi paylaşırım. Bunun en büyük avantajı bence yanınıza uzun kollu bir şeyler almak yerine tüm tişörtlerinizle rahatça kullanılabilir olması.









Son olarak en sinir olduğum konulardan biri olan. Tarla, arazi gibi yerlerde yürürken çoraplara giren çıkan otlar ve küçük taşlar. Bunun için uzun mesafe koşucu ve yürüyüşçülerinin kullandığı küçük ve hafif tozluklar bulunmakta. Decathlon'un Kalenji markası da benzer bir çözüm üretmiş ve satıyor ama fiyatı 150 TL. Böyle basit bir malzemenin bu kadar pahalı olması canımı sıktı. Aslında böyle işlerde para daha çok inovasyona veya arge ye ödeniyor. Fakat ortada çok argelikte bir durum yok. Yurt dışındaki muadilleri de en ucuzu sanırım 20$ . Uzun mesafe yürüyüşçü ve koşucuları arasında oldukça popüler olan marka Dirty Girl Gaiter ben bunu buff tan yaparım, fikrini aklıma soktu. Sonra youtube dan araştırınca başka düşünüp yapanlarında olduğunu gördüm. Bulduğum iki örneği aşağıda paylaşıyorum. Ben de bu şekilde bir çözüm geliştireceğim. Konu hakkında alternatif önerilere açığım.


Bu video da abi elastik kumaş kullanmış ve sadece kumaşa değil ayakkabısına da çift taraflı bant aracılığıyla bir cırt bant takarak arka kısımdan, tozlukla ayakkabıyı kapatabilmiş. Bu fikir her ne kadar güzel olsa da her ayakkabıya uygulamak uğraştırıcı ve zamanla bu cırtların aşınıp etkisini yitireceğini de düşündüğümden dolayı yan kısımlardan klasik lastikle, tozluğu ayakkabı da tutmayı planlıyorum.


Bu malzemeler her ne kadar UV korumalı olsa da güneşin tam tepede olduğu saatler yürüyüş için oldukça tehlikeli. @Alaattinin Kafa Lambası hocamın şemsiye ile uzun yürüyüş tecrübesini de epey merak ediyorum.

Yaz aylarında gün doğumunu 5-6 gibi düşünürsek, 9-10 a kadar bir yürüyüş imkanı var. Günlerin uzun olması ve havanın geç kararmasından dolayı da, akşam 17-18 sularından gün batımı 21'e kadar bir yürüyüş imkanı var. Bu şekilde kaba taslak bakınca bile günlük 7-8 saatlik az güneşte yürüme imkanı doğuyor. Bu da bence günlük rotayı tamamlamak için yeterli. Düz arazide saatte 4-5 km, eğimde ise 3 km civarı yol alabileceğimizi düşünürsek, 20-30 km bu saatlerde kat edilebilir. Burada anahtar olay erken yatma ve kalkma. Günün gölge saatlerini iyi değerlendirme. Diğer saatlerde gölgede dinlenip, uyuyabilir veya köy kahvesi vs yerlerden geçiliyorsa mola verilebilir. Bu şekilde yazın sıcakta da yürüyüş yapabildiğimi fark ettim ve deneyimlemiş oldum. Eksikleri de tamamlayınca daha az sıkıntılı rotalar beni bekliyor.

Son olarak, böyle bir ortamı bize sağladığı için @Alaattinin Kafa Lambası çok teşekkür ederim. Türkiye'de az kişi tarafından yapılıp, herhangi bir ortamda konuşup, tartışamadığımız düşünülünce bu ortamların değeri daha iyi anlaşılıyor.
 
Son düzenleme:
Abi senin yürüdüğün parkur deniz seviyesine oldukça yakın. O yüzden güneşin yanı sıra baya bir sıcağa da maruz kalmışsındır. Baktım, ortalama 100-150 metre irtifada yürümüşsün.

10-17 arası güneş çekilmiyor mu? Geçen yıl iki kere 10-12 güneşine maruz kaldım. İkisinde de sıcak çarptı geri dönmek zorunda kaldım. Hatta videolardan birini youtube'a yükledim, çoluk çocuğa maskara oldum :lollol::lollol::lol::lol:

Bu yıl yanıma fotoğraf makinesi gibi gereksiz ağırlık yapan yükleri almıyorum. Hatta tulum bile almayacağım. Yani çantayı biraz daha hafiflettiğim söylenebilir. Tabi en az 5 litre suyla hareket ederim.

Sıcağa karşı şemsiye aldım, bir de uzun kollu tişört. Bakalım bu ikisi faaliyeti kotarmaya yetecek mi... Vaktin varsa gelsene. Beş altı güne başlamayı düşünüyorum.
 
Deniz seviyesinde kimi zamanda :lollol::lollol: Fakat yürüyüşün son iki günü fena rüzgar vardı. Son gün çadırı kurduğum yer Behram da bir campingdi. Ben dağda öyle rüzgar yemedim. Oraların rüzgarı meşhurmuş biraz.

10-12 arası birkaç gün, köye gideyim de kahve de oturayım falan diye yürüdüm sadece. :lollol: Yürümek için kendime çeşitli motivasyonlar ürettim. Soğuk soda, tost-çay vs gibi :lollol:

Ben de ilk gün, yol yorgunluğu + sıcak saate kaldığımdan yürümek zorunda kalınca biraz güneşe çarpıldım. Akşamında dedim Geyikli'den dönerim ben, sonra kendime gelince devam etme kararı aldım. İyi ki devam etmişim. Sonraki günler gölge saatlerde yürüyünce aşırı problem olmadı.

Valla ben de isterdim bir şeyler yapmak ama işe döndük malum köleliğe devam :) Ağustos veya Eylül'de Likya planım var o zaman haber ederim. Sana keyifli faaliyetler hocam, bol serinlik diliyorum :D
 
Selamlar,

Troya Yolu'nda sıcakta yürürken deneyimlerimden, eksikliğini hissettiğim ve sorun yaşadığım birkaç noktaya değinmek istiyorum.

Yapmaya çalıştıklarım
  • Şapka altına ıslatılan buff giyilerek, baş, ense ve kulakların güneşten en az etkilenecek şekilde korunmasını ve serin kalmasını sağladım. Su imkanının kısıtlı olduğu yerlerde serin tutma kısmı biraz zor. Sıcak havada bu şekilde yürümekte bunaltıcı olabiliyor.
  • Tek baton kullandım, ilk gün sonunda baton kullandığım elim epey kızardı. Sonraki günlerde elime buff ı eldiven şeklinde sararak korumaya çalıştım. Bu buff ı da yine su noktalarında ıslatıp, hem terimi silmek hem de elimin güneşten daha az etkilenmesi için kullandım.
  • Gölge saatlerde yürümek : Sabah (5-10) - Akşam (17-21)
Aldığım dersler ve ilerisi için aldığım ekipmanlar

Ekli dosyayı görüntüle 616SALOMON XA Sun Shield : Normalde ense kulak gibi kısımları kapatan şapkalar ülkemizde satılmakta. Ben farklı şapkalara takıp çıkarabileceğim bir şey aradığımdan böyle bir şeye yöneldim. Lastik kısmı sayesinde kolayca şapkaya entegre edilebiliyor. Kuruyan buff ın bunaltıcılığını bununla çözmeyi planlıyorum.












Ekli dosyayı görüntüle 617
İkinci olarak kol ve ellerin üstünü kapaması için UV korumalı bir arayış içine girdim. Outdoor Research'ün bu konular için geliştirdiği ürünler gayet iyi fakat epey pahalı. Ben de muadil olarak Naturehike'ın UV 50+ korumalı kolluklarından sipariş verdim. Geldiğinde ve kullanınca yine güncelleme yapar, deneyimlerimi paylaşırım. Bunun en büyük avantajı bence yanınıza uzun kollu bir şeyler almak yerine tüm tişörtlerinizle rahatça kullanılabilir olması.









Son olarak en sinir olduğum konulardan biri olan. Tarla, arazi gibi yerlerde yürürken çoraplara giren çıkan otlar ve küçük taşlar. Bunun için uzun mesafe koşucu ve yürüyüşçülerinin kullandığı küçük ve hafif tozluklar bulunmakta. Decathlon'un Kalenji markası da benzer bir çözüm üretmiş ve satıyor ama fiyatı 150 TL. Böyle basit bir malzemenin bu kadar pahalı olması canımı sıktı. Aslında böyle işlerde para daha çok inovasyona veya arge ye ödeniyor. Fakat ortada çok argelikte bir durum yok. Yurt dışındaki muadilleri de en ucuzu sanırım 20$ . Uzun mesafe yürüyüşçü ve koşucuları arasında oldukça popüler olan marka Dirty Girl Gaiter ben bunu buff tan yaparım, fikrini aklıma soktu. Sonra youtube dan araştırınca başka düşünüp yapanlarında olduğunu gördüm. Bulduğum iki örneği aşağıda paylaşıyorum. Ben de bu şekilde bir çözüm geliştireceğim. Konu hakkında alternatif önerilere açığım.


Bu video da abi elastik kumaş kullanmış ve sadece kumaşa değil ayakkabısına da çift taraflı bant aracılığıyla bir cırt bant takarak arka kısımdan, tozlukla ayakkabıyı kapatabilmiş. Bu fikir her ne kadar güzel olsa da her ayakkabıya uygulamak uğraştırıcı ve zamanla bu cırtların aşınıp etkisini yitireceğini de düşündüğümden dolayı yan kısımlardan klasik lastikle, tozluğu ayakkabı da tutmayı planlıyorum.


Bu malzemeler her ne kadar UV korumalı olsa da güneşin tam tepede olduğu saatler yürüyüş için oldukça tehlikeli. @Alaattinin Kafa Lambası hocamın şemsiye ile uzun yürüyüş tecrübesini de epey merak ediyorum.

Yaz aylarında gün doğumunu 5-6 gibi düşünürsek, 9-10 a kadar bir yürüyüş imkanı var. Günlerin uzun olması ve havanın geç kararmasından dolayı da, akşam 17-18 sularından gün batımı 21'e kadar bir yürüyüş imkanı var. Bu şekilde kaba taslak bakınca bile günlük 7-8 saatlik az güneşte yürüme imkanı doğuyor. Bu da bence günlük rotayı tamamlamak için yeterli. Düz arazide saatte 4-5 km, eğimde ise 3 km civarı yol alabileceğimizi düşünürsek, 20-30 km bu saatlerde kat edilebilir. Burada anahtar olay erken yatma ve kalkma. Günün gölge saatlerini iyi değerlendirme. Diğer saatlerde gölgede dinlenip, uyuyabilir veya köy kahvesi vs yerlerden geçiliyorsa mola verilebilir. Bu şekilde yazın sıcakta da yürüyüş yapabildiğimi fark ettim ve deneyimlemiş oldum. Eksikleri de tamamlayınca daha az sıkıntılı rotalar beni bekliyor.

Son olarak, böyle bir ortamı bize sağladığı için @Alaattinin Kafa Lambası çok teşekkür ederim. Türkiye'de az kişi tarafından yapılıp, herhangi bir ortamda konuşup, tartışamadığımız düşünülünce bu ortamların değeri daha iyi anlaşılıyor.
Paylaşım gerçekten çok güzel. @dikeydunyam eline sağlık.
Naturehike in kollukları gayet güzel bir çözüm olmuş. Eğer nefes alması da iyiyse hem yürüyüşte hem bisiklette değerlendirilebilir (en son yaptığım Ankara Bolu turunda feci yandı kollarım).
Yürüyüşlerde ben geniş siperliği olan şapkalardan kullanıyorum. Kulakları ve bir ölçüde enseyi koruyor. Ama Salomon un çözümü de gayet iyi.
Decathlon daki tozluktan ise hiç haberim yoktu. Sanırım hepimizin muzdarip olduğu bir konudur ayakkabıya giren çer çöp. Bu da iyi bir çözüm olmuş, tabi yine iyi soluyup solumadığı önemli. Buff tan diy şeklinde yapılanın ucuz ancak kısa ömürlü olacağını düşünüyorum. Pahalı ama Decathlon daki tozluk değerlendirilebilir bence.
Paylaşım için tekrar teşekkürler.
 
Teşekkürler hocam, deneyeceğim valla ürünler gelince sonuçları görünce güncelleme yaparım artık. Malzeme olayına hep bu sefer bitti daha bir şey almayacağım diyorum. Her seferinde yeni bir şey çıkıyor :lollol: Umarım bunlar son olur artık :D
 
Teşekkürler hocam, deneyeceğim valla ürünler gelince sonuçları görünce güncelleme yaparım artık. Malzeme olayına hep bu sefer bitti daha bir şey almayacağım diyorum. Her seferinde yeni bir şey çıkıyor :lollol: Umarım bunlar son olur artık :D
Emin ol son olmayacak hocam :lol::lol::lol::lol::lol:
Neredeyse 25 yıldır ben de bu son artık diyorum ama olmuyor :)
@Alaattinin Kafa Lambası da aynı durumda :lollol:. Bak ona da sor, her seferinde daha da çöp almam diyor ama illaki bir şeyler çıkıyor.
 
Şu sıcaklarda faaliyet yapmak oldukça zor. ama böyle başlıklarla yeni yeni çözümler öğreniyoruz iyi oluyor.
ense ve kulakları korumak ben şundan almıştım zamanında güzel iş görüyor tavsiye ederim
 
Şu sıcaklarda faaliyet yapmak oldukça zor. ama böyle başlıklarla yeni yeni çözümler öğreniyoruz iyi oluyor.
ense ve kulakları korumak ben şundan almıştım zamanında güzel iş görüyor tavsiye ederim
Bunu ben de Gürcistan'da kullanmıştım, güneş çarpınca arkadaşım kullanmıyordu. Bunun şeklini sevmiyorum :lollol: daha yakışıklı bir şey getirirlerse alırım ama.
 
Geri
Üst